KIRŞEHİR ABDULKADİR GEYLANİ VAKFI
KURUCUSU MUSTAFA (EFENDİ) YILMAZ
Allah’u Teâlâ, İbrahim aleyhisselama :
– Ey İbrahim, Kazma küreğini al, falanca dağa çık, orada büyük bir kabir var, onu kaz, içinde ne varsa bak!” buyurdu. İbrahim aleyhisselam o dağa çıktı kabri buldu.
Allah’u Teâlâ ‘nın emrine uyarak, mezarı kazmaya başladı, kazınca bide baktı ki! Mezar içinde muazzam büyüklükte bir insan cesedi ile, başında yazılı koca bir levha gördü.. Bu levhada şunlar yazıyordu:
– Ben Ad kavminin melikiyim, Tam bin sene yaşadım. Bin orduyla savaştım, hepsini yendim. Bin defa evlendim, ve bin çocuğum oldu. Servetimin sayısını ve sınırını ölçemez oldum. Ama bir gün, devası olmayan bir hastalığa yakalandım. Beni bu dertten kurtarın, ne isterseniz vereceğim dedim. Hatta bütün servetimi vermeyi taahhüt ettim. Yetmiş yedi düvelden doktorlar hekimler getirttim.. Bütün hekim ve doktorlar aciz kaldılar. Bu hastalığa hiçbir çare bulamadılar. Artık ölmek üzereyim. Onun için bu levhayı yazdırdım. Ve son sözüm şudur: Bu dünya beni kandırdı, sizi de kandırmasın. Ben kuvvetime kudretime servetime güvendim, bana bişey olmaz dedim. Ama gördüm ki ben çok acizmişim. Bütün servetim, her şeyim hastalığıma ilaç olmadı. Ben yandım bari siz yanmayın, dünyaya ben aldandım, bari siz aldanmayın..
“Âd kavmine gelince, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar ve: «Bizden daha kuvvetli kim var?» dediler. Onlar, kendilerini yaratan Allâh’ın, onlardan daha kuvvetli olduğunu görmediler mi? Onlar, bizim âyetlerimizi inkâr ediyorlardı.” (Fussilet,15)
Allâh Teâlâ (cc) bizleri bu fani dünyaya aldanıp kendisini unutanlardan eylemesin İNŞAALLAH.?