CUMA’NIN FEYZİ BEREKETİ NURU ÜZERİMİZE VE ÜMMETİ MUHAMMEDİN ÜZERİNE OLSUN.

Selamün Aleyküm Hakk Dostları…Allâh Teâlâ (c.c) buyuruyor ki: Kötü ameli kendisine süslü gösterilip de onu güzel gören kimse, ameli iyi olan kimse gibi mi olacaktır? Şüphesiz Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir. Onlar için duyduğun üzüntüler yüzünden (için cız etmesin) kendini helak etme! Şüphesiz ki Allah, onların yaptıklarını hakkıyla bilendir. (Fatır 8)

Zavallı Hakk’ı göremeden gitti, gerçeği göremeden gitti. Anlatamatım bir türlü, anlayamadı deyip onun gerçekten anlayamadığına, gerçekten kavrayamadığına hükmetme. Sen bilmiyorsun ama Allâh Teâlâ onların neler yaptıklarını ve yapacaklarını biliyor. Allâh Teâlâ onları sizden daha iyi biliyor.
Allah’ın bir kimseyi dalalette bırakması, kendisine verilen akıl yeteneğini ve irade gücünü kötüye kullanmakta ısrar etmesi sebebiyle onu tercihiyle ve sonuçlarıyla baş başa bırakması demektir.
Dolayısıyla bu hayat denen ömürde bu geniş imkan içerisinde kul; Allâh Teâlâ’yı tanımadan gitmişse tanıyamadığı için değil, tanıdığı halde bunu ikrar etmeden çok iyi bildiği halde bunu ifade etmeden gitmiştir. Böyle nankör kimselerin ardından üzülmeye, kederlenmeye, kkendimizi hırpamaya asla değmez. Bunun hakikatini bizatihi bildiğinizde Allâh Teâlâ (c.c)’nın hükmünün nasıl hak olduğunun, bunların azabı azabı hak eden nasıl gaddar kimseler olduklarını bizatihi göreceksiniz.
Allâh Azze ve Celle bugün bu ortamda onların bize söylediği bu yalanların geöerli olmadığını bize ifade ediyor. En kuvvetli referansımız da bizizdir. Biz kendimizden Allâh Teâlâ’nın bize gerçeği Hakkı apaçık eylediğini görebilmekteyiz. Dolayısıyla test edebileceğimiz, yakînen test edebileceğimiz varlık, o da kendimizdir. Diğerleri hep yalan söyleyebilirler. Allâh Teâlâ bu yolun müstakîm olanını, doğru ve düzgün olanını göstermedi mi? Diye sorduğumuzda cevabımızı kendi içimizde hazır bulacağız.

“İnkâr edenler için çetin bir azap vardır; iman edip dünya ve âhirete yararlı işler yapanlara ise bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.” (Fâtır 7)
(Rabbimiz!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.
Bizi dosdoğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna (peygamberlerinin, sıddıklarının, şehitkerinin…yoluna) ilet; kafirlerin, zalimlerin, fitne fesatçıların, gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil. Amîn!