KIRŞEHİR ABDULKADİR GEYLANİ VAKFI KURUCUSU MUSTAFA YILMAZ;
SABIR VE TÂZİYE
Rasûlullâh ﷺ şöyle buyurdular:
Bir kimse din kardeşini musibetten dolayı taziyede bulunursa, Allah kıyamette (cennette) ona “hibr” olunacak yeşil bir hulle giydirir. Dediler ki; “Ya Resulallah hibr olunacak ne demektir?” Buyurdu ki: “Gıpta olunacak demektir”.
(Hz. Enes (r.a.) 430/11 Ramuz El-Ehadis)
“Başına bir musibet gelene tâziye ziyaretinde bulunan kimseye musibete uğrayanın sevabı kadar sevap verilir” buyurmuştur (İbn Mâce, “Cenâʾiz”, 56; Tirmizî, “Cenâʾiz”, 71)
Canlarımız, mallarımız ve aile fertlerimiz Allah tarafından bize bağışlanmış tatlı hediyeler, geçici bir süre için yanımıza bıraktığı emanetlerdir. Allah’ın mal, evlât vb. vererek kulunu sevindirmesi gibi onu geri alması halinde de kulunu mükâfatlandıracağı, böyle durumlarda Allah’ın rahmetine, mağfiret ve hidayetine erişmek için sabretmek gerektiği, ağlayıp sızlamanın gideni geri getirmeyeceği ve mükâfatı yalnızca Allâh’tan bekleyeceğimizdir.
“Sabır ve tahammül gösteren kimseyi Cenab-ı Hak sabırlı kılar. Sabırdan daha hayırlı ve geniş bir nimet hiçbir kimseye verilmemiştir.”
(Tirmizi, Birr, 76)
“İçinizden mücahitleri ve sabredenleri belirtelim diye sizleri mutlaka imtihan ederiz. Haberlerinizi de denetleriz.”
(Muhammed, 31)
“Doğrusu kim Allah’tan korkar ve düştüğü felâkete sabrederse; muhakkak ki Allah iyilik edenlerin mükafatı boşa, çıkarmaz.”
(Yusuf 90).
“Mü’minin durumu gıbta ve hayranlığa değer. Çünkü her hâli kendisi için bir hayır sebebidir. Böylesi bir özellik sadece mü’minde vardır: Sevinecek olsa, şükreder; bu onun için hayır olur. Başına bir belâ gelecek olsa, sabreder; bu da onun için hayır olur.” (Müslim, Zühd 64)
“Asra yemin ederim ki, İnsanoğlu gerçekten ziyandadır. Ancak iman edip dünya ve âhiret için yararlı işler yapanlar, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler başkadır.” (Asr Sûresi 1-3)
“Yeryüzünde bulunanların hepsi fânidir. Azamet ve kerem sahibi rabbinin zâtı ise bâki kalır.” (Rahmân 26,27)
HAYIRLI CUMALAR